Karataş’ta Fransız ve Ermeni İş Birliği




036 - Karataş’ta Fransız ve Ermeni İş Birliği



(ABD) Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Joe Biden 24 Nisan 2021 günü Türk milletini rencide eden yalan yanlış bir söz söylemiştir.


Günümüzün en etkili iletişim aracı olan sosyal medyada magazin paylaşımı kadar Ermeni meselesinden paylaşım yapmıyoruz. Çünkü biz Ermeni olaylarıyla ilgili tarihimizi bilmiyoruz ve yeteri kadar çalışmıyoruz.


Bakın Karataş ilçemizden, Fevziye köyünden ve Cıngırlı Kuyusundan yazdığım olay da Türklere ve Müslümanlara yapılan bir soykırım olayıdır.



“Ortaçağlarda yoğun saldırılar nedeniyle, Karataş Antik Kent Magarsus da ayakta yapı kalmamıştır. Olup da taşınabilenleri, 1850 ile 1878 yılları arasında Karataş feneri açıklarına geceleri yanaşıp, gündüzleri araştırdıklarını götüren Fransızlar, buraların tarihini talan etmişlerdir. Küçükkarataş köyü civarındaki irili ufaklı mağaralar, mandal mevkiinde ve ziyaret tepedeki mağaraların içleri boşaltılmıştır. Bütün açılan mağaralarda, ortaya çıkan tarihsel yapıların hemen hepsinin boş olduğu görülmüştür diyor. Alman Prof. Th. Bossert”



Fransızlar ile Ermeni militanları her yerde olduğu gibi Karataş’ta da Türk ve Müslümanlara soykırım yapmışlardır. İmam Süleyman Efendi, halkın önünde gözdağı verilmek için kırbaçlanarak öldürülmüştür.


Fransızlardan destek alan Ermeniler, o zamanki adı Fevziye olan şimdiki Gölkaya’da da eylem yaptıklarını büyüklerimden dinlemiştim. Fransızlar Ermeni işbirlikçileri ile birlikte gözdağı vermek ve korkutmak için, herkesin göreceği yerde küçük bir çocuğu iki kulağından duvara, o zamanki tabirle mıklamak (çivilemek) suretiyle astıklarını anlatmışlardı.


Yine o yıllarda, Kırmızı Tepe Cıngırlı kuyusu mevkiinde Topraklı ve Kırhasan köylerinden küçükbaş hayvan otlatan iki çobanı döverek hayvanlarını çaldıklarını büyüklerimden dinlemiştim.


Böylece yörede yaşayan Türk ve Müslümanlara gözdağı vererek korkutmuşlardır.


Prof. Th. Bossert dediği gibi 1850 li yıllardan sonra Ermenilere vaatte bulunan Fransızlar, Ermenilerin mağaralardan elde ettikleri tarihsel, kültür varlıklarını, Karataş Feneri açıklarına geceleri yanaşan Fransız gemilerine teslim etmişlerdir.


Yakın tarihimizde Karataş 1. Dünya Savaşından hemen sonra Mondros Mütarekesine, dayanılarak işgal edilmiştir. Hatta Fransızların burada bir yıl kaldıkları anlatılır.


“Fransız zulmünü yaşayan atalarımız, Mustafa Kemal önderliğindeki ulusal kurtuluş hareketinin başlamasıyla Ankara antlaşmasıyla çekilen Fransızlardan sonra, aynı dönemlerde halkın korkudan dışarı çıkamadığı bir gece Karataş tepelerinde bine yakın çadır kurulur (Aralık 1921), bir gece sonra, yine bir gece yarısı bu çadırlar, sahipleri Ermenilerce sökülerek kendilerini açıkta bekleyen gemilere (Fransız) binmek üzere filikalara yüklenirler. Halk bu dramı sabaha kadar izler. Gemilerin ilk limanı muhtemelen Beyrut olmalıdır.”


Böylelikle Mustafa Kemal'in Ankara'da yaktığı ışık Karataş'ı da aydınlatı.


“Karataş 1928 Yılında Bucak iken 1957 Yılında İlçe olmuştur.” 1986 Yılında Yüreğir İlçesinin kurulmasıyla birlikte köylerin bir kısmı Yüreğir ilçesine bağlanmıştır.


Yazıyı değişik kaynaklardan ve bilip, duyduklarımdan 2010 yılında derlemiştim.


Rahmetli babam her fırsatta Ermeni, Rum ve Yahudilerele tanışsanızda temkinli olun, güvenmeyin derdi. Aynı nasihati diğer büyüklerimizden de duymuştum.


Günümüzde bir çoğumuz sosyal medya kullanıyoruz. Büyüklerinizden duyduklarınızı ve bildiklerinizi paylaşın ki yeni nesilde bilgi sahibi olsun.


Sonuç şu ki kendimize çeki düzen verip, başımızın çaresine bakmalıyız. Gerçekleri görmeli, duymalı ve konuşmalıyız. Gelecek kuşağa tarihimizi anlatmalıyız.


Bunları yapmasak başkasını değil, kendimizi kandırırız.


"Su uyur, düşman uyumaz" atamızın sözünü unutmayalım. 01.05.2021


İsa BEÇİK

Sabırlı, sağlıklı, eğitimli ve doğru iletişimli kalınız. 




Karataş Burnu Denizci Feneri


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zeytinyağlı Yiyemem Türküsünün Hikayesi

Memleket Sevdamız

Yüreğir Ovası Aşiretleri